S İle Başlayan Bebek İsimleri ve Anlamları

Anne ve babalar bebeklerinin cinsiyetlerini öğrendikten sonra çocuklarına isim olarak ne koyacaklarını düşünmektedirler. Bizde bu yazımızda S harfi ile başlayan bebek isimlerini ve anlamlarını sizlerle paylaşacağız. S ile başlayan bebek isimleri ve anlamları, s ile başlayan kız isimleri, s ile başlayan erkek isimleri, anlamlı s harfi ile başlayan isimler, kız isimleri, erkek isimleri, kız bebek isimleri, erkek bebek isimleri, yeni kız isimleri, yeni erkek isimleri, en güzel s harfi kız isimleri, en güzel s harfi erkek isimleri, dini s harfi kız isimleri, dini s harfi erkek isimleri, kuranda geçen kız isimleri, kuranda geçen erkek isimleri, yeni doğan kız bebek isimleri, yeni doğan erkek bebek isimleri ve anlamları, hazır kız isimleri ve hazır erkek isimleri bu sayfamızda yer alıyor.
S Harfi İle Başlayan Erkek İsimleri
Sabahattin: Güzellik, din güzelliği
Sabih: Güzel, şirin
Sabit: Yerinde duran kımıldamayan
Sabri: Sabırla ilgili, sabırlı
Sabutay/ Subutay: Moğol İmparatorluğu’nun zalim komutanlarından biri sabutay
Sacit (d): Secdeye varan, ibadet eden
Sadak: Sabah rüzgarı / Ok kılıfı
Sadettin: Kutluluk, saadete erme, mübarek olma
Sadık: Gerçek dost, yürekten bağlı
Sadi: Baht açıklığı, mutlulukla ilgili olan
Sadican: Bahtı açık, candan, iyi insan
Sadır/ Sadir: Kalp, gönül / Açığa çıkan, görünen
Sadri: Anaya göre çocuk / Göğüsle ilgili olan
Sadullah: Tanrı kulu
Sadun: Uğurlu, kutlu
Safa: Gönül rahatlığı, rahatlık, kaygısız ve sakin olma
Saffet: Saflık, temizlik
Safi: Katıksız, ayırt edilmiş
Sağcan: Sağlıklı can, sağlıklı kimse
Sağhan: İyi kağan / Sağın saygıdeğer, kutsal kimse / Hekim, Doktor / Kazak hakanlarının ünlülerinden biri
Sağlam: Dayanıklı, güçlü
Sağlamer: Dayanıklı yiğit, yıkılmaz yiğit, güvenilir yiğit
Sağlar: Sağ olan; bulan, buluşturan
SağnakKısa süreli şiddetli yağmur
Sahabe: Sahipler, sahip çıkanlar
Sahabi: Hz. Muhammed’i görmüş, birlikte bulunmuş kimse
Sahih: Gerçek, doğru, hakiki olan
Said: Kutlu, cennetlik
Saim: Oruç tutan, oruçlu
Sait: Kutlu, cennetlik
Sakıp: Parlak, aydınlık, delip geçen
Sakin: Uslu, kendi halinde
Sakman: Akıllı
Salgır: Akarsu
Salih: İyi, yararlı, elverişli uygun / Dinin buyruklarını yerine getiren / Yetkisi hakkı olan
Salim: Eksiksiz, sağ, sağlam
Salman: Özgür, hür, salınmış olan
Saltı: Gezgin, seyahat eden
Saltuk:Hiç bir koşul ve denetime bağlı olmayan, özgür, bağımsız, mutlak
Salur: Oğuzların Üçok boyuna bağlı bir Türk kabilesi.10
Samed: Sonsuz, ebedi / Allah’ın zati sıfatlarındandır.
Samet: Sonsuz, ebedi
Sami: İşiten, dinleyen / Yüksek, yüce
Samim: Bir şeyin merkezi, öz, asıl, iç, gönül
Samir: Meyve veren ağaç
Sanalp: Ünlü yiğit
Sanberk: Gücü ile anılan
Sancak: Kutsal bayrak, çok değerli
Sancar: Eski Türk adlarından; kısa kama
Saner: Ünlü, meşhur er
Sani: Yapan, işleyen, ortaya çıkaran, meydana getiren
Sanlı: Ünlü, meşhur
Sanver: Ününü ver
Saraç: At binim takımları yapan kişi
Saral: Sararak al
Saran: Kuşatan, örten, çevreleyen
Sargut: Eski adlardan; açık saman rengi
Sarp: Çetin, dik, ulaşılması zor kayalık
Sarper: Güçlü, dayanıklı kişi
Sarphan: Çetin, ulaşılması zor, dik duruşlu hükümdar
Saruhan: Eski bir Türk beyi
Sarvan: Önde giden, deve süren
Satı: Uzun ömürlü olması için doğumdan önce ölmüşlere adanan çocuk; kız erkek adı olarak kullanılır.
Satuk: Satı, satılmış
Sava: Haber, müjde
Savaş: Barışın olmadığı ortam, çatışma hali
Savaşer: Savaşçı yiğit
Savaşkan: İyi savaşan, iyi dövüşen
Sayan: Saygı gösteren, saymak eylemini yapan
Sayar: Saygı gösterir, saygılı
Saygı: Dikkatli, ölçülü, sevgi dolu davranma, hürmet
Saygım: Saydığım kimse, benim saygım
Saygın: Saygı gösterilen, güvenilir olan, saygı gören
Saygut: Sayılan ve uğurlu, kutlu sayılan
Sayguter: Sayılan ve kutlu bilinen yiğit
Sayhan: Saygı gösteren kağan
Sayıl: Kendini saydır, saygı gör, önemli ol manasında
Sayıner: Seçkin yiğit, değerli yiğit, saygı gösterilen yiğit
Saykut: Sayılan ve kutsal kimse
Sayraç: Cıvıldayan, şakıyan, güzel ötüşlü
Saytekin: Sayılan ve biricik, sayılan şehzade
Sazak: Soğuk rüzgâr; sazlık; kaynak
Sebük: 1. Hızlı, çabuk, hafif, ağırbaşlı olmayan 2. Aziz, sevgili
Sebükalp: Hızlı, yiğit, çabuk yiğit, çevik yiğit
Sebüktekin: Hızlı ve biricik; hızlı şehzade, hızlı prens
Seccad: Secde eden
Seçim: Seçme işi; seçim günü doğmuş çocuğa verilen ad
Seçkin: Özel, beğenilen kişi
Seçkiner: Herkesçe beğenilen yiğit
Seçmeer: Seçilerek alınmış yiğit
Sedat: Doğruluk, haklılık
Sefa: Saflık berraklık
Sefer: Yolculuk, savaş hali
Seffah: Güzel söz söyleyen hatip / Cömert, eli açık
Seha: Eli açık, cömert
Selahaddin: Dinine bağlı kişi.
Selahattin: Dinine bağlı kimse
Selahattin Efe: Dinine bağlı efe yiğit kişi
Selami: Huzurla, selametle ilgili
Seler: Taşkın yiğit, sel gibi yiğit
Selim: Yumuşak huylu, sağlam
Selman: Barış içinde bulunma huzur, erinç
Semavi: Sema ile ilgili anlamının yanında, semaya mensup diyede bilinir
Semi: İşiten, işitme kuvveti olan
Semih: Bol, cömert gönüllü
Semin: Değeri çok olan
Semir: 1. Dost, arkadaş. 2. Nitelikli 3. Yamaç, dağ silsilesi
Senan: Parlak, ışıklı
Sencer: Kale manasındadır. Büyük Selçuklu Hükümdarının adıdır.
Sener: Sen yiğitsin anlamındadır.
Senih: 1. Eli açık cömert 2. Süs, bezek, inci
Serbülent: Baş savaşçı, lider
Sercan: Canların özü, canın başı
Serçin: Seçkin kişi
Serdal: Önde olan, lider
Serdar: Komutan, önde giden asker
Sergen: 1.Raf, vitrin 2. Perişan, yorgun 3. Tepelerdeki düzlük yerler
Serhad: Sınır boyu
Serhan: Hanların başı, baş hükümdar
Serhat: Sınır boyu
Serim: 1. Serme işi. 2. Sabırlı. 3. Genellikle öykülerde başlangıç bölümüne verilen ad.
Serkan: Asil bir soydan gelen kimse
Serkut: Mutlu, şanslı insan
Sermet: Öncesiz ve sonrasız olan; sürekli ve sonsuz olma
Serol: “Önder ol! başa geç!” anlamında kullanılan bir isim
Sert: Kesilmesi, kırılması, çizilmesi ya da çiğnenmesi güç olan, katı, berk, sarsıcı, dayanılması güç
Sertaç: Baş tacı edilen kimse
Sertan: Gecenin en karanlık en anında dünyaya gelen ilk ışıklar
Serter: Sert + Er, sert erkek
Servan: Lider, üstün
Server: Bir topluluğun en ileri geleni, baş, şef, reis
Servet: Varlık, zenginlik
Settar: Günahları örtendir. Allah’ın isimlerindendir.
Sevban: Giyinen, kuşanan. Hz. Peygamber’in azatlısının adı
Seviği: / Sevi: Sevi, sevgi; sevilen; sevgide üstün tutulan; arkadaş, dost
Sevük: Sevilmiş, sevilen, sevgili; dost, arkadaş
Seydi: Efendiye yakışır nitelikte olan
Seyfeddin: Dini koruyan
Seyfettin: Dinin kılıcı
Seyfi: Kılıç şeklinde olan
Seyfullah: Allah’ın kılıcı
Seyhun: Bir akarsu
Seyit: Hz. Muhammed’ in soyundan gelenlere verilen addır.
Seyithan: İleri gelen hükümdar
Seymen: Bayram günlerinde, düğünlerde, törene yerli giysilerle, atlı ve silahlı olarak katılan yiğit
Seyyid: Lider, ileri gelen kişi
Seza: Uygun olan, yakışır olan, münasip
Sezai: Uygun, yaraşır
Sezginer: Sezme yeteneği olan yiğit
Sezi: Duyu, algılama
Sıdal: 1. Güç, kuvvet, dayanıklılık. 2. Olgunlaşmaya, erginleşmeye başlayan. 3. Öfkeli, sinirli.
Sıdar: Dayanıklı, güçlü
Sıddık: Çok içten, sadık ve doğru kimse
Sırat: 1. Yol.2. Cehennemin üzerinde kurulmuş olduğuna inanılan dar ve geçilmesi güç köprü.
Sırrı: Gizemle, sırla ilgili olan
Sıtkı: Yalan söylemeyen, dürüst
Sidar: Ağaç gölgesi
Sina: 1. Arap yarımadasının Mısır ile birleştiği yerde bir üçgen oluşturan yanmada. 2. Bu yarımadada bulunan dağ. 3. Hz. Musa’ya Allah’tan levhaların (sözlerin) geldiği dağ.
Sinan: Mızrak, süngü, silahların sivri ucu
Sipahi: Tımar sahibi asker
Sirac: Işık, meşale. Nur saçan
Siraç: Işık, lamba, fener, mum, kandil
Siret: Bir kimsenin manevi durumu, hal ve hareketleri
Somer: Katışıksız yiğit, tam yiğit
Sona: Bir tür ördek, suna; artık ondan sonrası olmayan, sona gelen; (mecaz olarak) son çocuk
Sondal: Artık ondan sonrası olmayan dal; (mecaz olarak) son çocuk
Sonder: Son diyen; (mecaz olarak) son çocuk
Sonel: Artık ondan sonrası olmayan el; (mecaz olarak)son erkek çocuk,
Soner: Sonuncu yiğit
Sonsuz: Sonsuzluk
Soral: Sorduktan sonra al
Sorkun: Bir tür söğüt
Soyalp: Soyu yiğit, soylu yiğit
Soydaner: Soylu yiğit, iyi soydan gelen yiğit
Soydinç: Soyu dinç
Soydinçer: Soyu dinç yiğit
Soyer: Soyu er, soyu yiğit, soylu yiğit
Soyhan: Soyu han olan, kağan soylu
Soykan: Soylu kan
Soykurt: Soylu kurt, kurt gibi bir soydan gelen
Soykut: Soyu uğurlu kimse, soyca kutlu
Soylu: Öteden beri temiz tanınmış, bir aileden olan, soyu temiz olan
Soysal: Uygar, medeni, soyla ilgili olan
Soytekin: Soyu biricik, soylu ve tek olan kimse; soylu şehzade
Soyuer: Yiğit bir soydan gelen, yiğit soylu
Sökmen: Yiğitlere verilen san
Sönmezalp: Hiç sönmeden yanar yiğit; (mecaz olarak) sonsuza değin yaşayacak yiğit
Sönmezer: Hiç sönmeden yanar yiğit; (mecaz olarak) sonsuza değin yaşayacak yiğit
Sözer: İyi ve güzel konuşan yiğit; sözünün eri kimse
Sözmen: İyi ve güzel konuşan kimse
Suad: Mutlu, mutlulukla ilgili
Suavi: Herkesin işine koşan yardım eden kişi
Suay: Suya vuran ay ışığı gibi ışıltılı
Subutay: Cengiz Han’ın ünlü Moğol generalinin adı
Sudeysi: Kâbe imamlarından Abdurrahman Es Sudeysi ’nin soyadı
Sufi: Tasavvuf erbabı
Sungu: Sunulan şey, birine sunulan şey, bağış, armağan, sunu
Sungun: Yetenek; eğilim; armağan edilebilecek nitelikte
Sungur: Doğana benzeyen bir alıcı kuş, atmaca, şahin akdoğan
Suphi: Sabahla, aydınlıkla ilgili
Süalp: Asker yiğit
Süer: Yiğit asker
Süha: Büyükayı takımyıldızının en küçük yıldızı
Sühan: Söz, lakırdı, şiir
Süheyl: Güney yarım kürede bulunan parlak yıldız, yıldırak
Süleyman: Hz. Davud peygamberin oğlu, Hz. Süleyman peygamberin adıdır. Huzur ve sükun demektir.
Sümbül: Zambakgillerden, salkım çiçekli, keskin kokulu, soğanlı otsu bitki
Sümer: Mezopotamya’da eski zamanlarda yaşamış olan bir kavim adıdır.
Süphan: Sönmüş volkan.
Sürel: Süreyle, zamanla ilgili, süreye değgin
Süreyya: Ülker yıldız takımı
Sürsoy: Soyu sürdür; süren soy
S Harfi İle Başlayan Kız İsimleri
Saadet: Mutluluk, sevinçli olma
Saba: Hafif bir rüzgar
Sabah: Güneşin doğması ile başlayan zaman bölümü
Sabahat: Güzellik, yüz güzelliği
Sabahnur: Sabah ışığı, günü aydınlatan
Sabiha: Güzel şirin, hoş
Sabire: Sabreden, sabırlı
Sabite: Yerinde duran, kımıldamayan
Sabriye: Sabırlı, sabırla ilgili
Sacide: Secdeye varan, yere yüz süren
Sadberk: Yüz yapraklı katmerli bir gül çeşidi
Sade: Yalın, gösterişsiz, şekersiz
Sadem: Durum, safım, yalınım
Sadıka: Sadık kimse
Sadiye: Uğurlu, mutlulukla ilgili
Safinaz: Nazlı, çok naz yapan
Safiye: Katıksız, katışıksız saf
Sahara/Sahra: Çöl
Sahiba: Bir şeyi elde etmiş olan
Sahibe: Sahip olan
Sahil: Deniz ve göl kıyısı
Sahire: 1. Geceleri uyumayan, uykusuz. 2. Büyücü, büyüleyici güzel.
Sahranur: Çöl ışığı
Saide: Mutlu, uğurlu
Satiye: Mütevazi, sadık
Saygül: Sayılasın ve gül gibi güzel olasın
Sayra: Cennette akan suyun çıkardığı ses, cıvıldaşan, ötüşen
Sebahat: Güzellik
Sebiha: güzel, şirin, çekici
Sebile: Allah yolunda olan kadın, hayırlı kadın, cömert, iyiliksever
Sebla: Uzun kirpikli, kirpikli göz
Sebnem (Şebnem): Havada buhar durumundayken gecenin serinliğiyle yerde ya da bitkilerin üzerinde toplanan su damlacıkları, çiğ
Secem: Yağan ilk yağmur
Seçil: Öne çık!, Üstün ol!, tercihleri kazan
Seçilay: Seçil ve Ay gibi güzel ol
Seda: Ses yansıması, yankı
Sedasu: Çağlayarak akan su
Sedef: Bazı deniz kabuklularının iç yüzünü kaplayan parlak madde
Seden: Uyanık, dikkatli, gözü açık
Segah: Türk sanat müziğinde bir makam
Seher: Şafak vakti
Sehle: 1. Yumuşak. 2. Kolay. 3. Taze, körpe
Selay: Sellerin çok olduğu ay
Selbi: Bir kilim motifi adı
Selda: Bir söğüt cinsi/ Sel, taşkın, su
Seldağ: Dağlardan akan sel, dağ seli
Selden: Selden gelen
Selen: Müjde
Selenay: Ayın müjde ile doğuşu
Selgün: Selin oluştuğu gün, sel günü
Selışıl: Sel gibi akan parıltı, selin ışılı
Selışın: Sel gibi akan ışın
Selile: İlk doğan kız çocuğu
Selime: Eksiği, kusuru olmayan doğru kişi
Selin: Övünç / Coşkun akan su
Selinay: Ay gibi parlak ve gür akan su
Selis: Bağlı, boyun eğmiş / Akıcı / kolay, yumuşak
Selmin: Sermin / barış yanlısı
Selva: 1. Bıldırcın eti. 2. Tih Çölünde bulundukları sürece İsrailoğullarına Allah tarafından kudret helvasıyla birlikte, karınlarını duyurmaları için gönderildiğine inanılan kuş.
Selver: Önder
Selvi: Yaz kış yeşil kalan ince uzun birağaç
Selvican: Selvi + Can isimlerinin birleşiminden oluşur.
Selvihan: Boylu poslu endamlı
Selvinaz: Selvi gibi nazlı; nazlı salınan
Sema: Gökyüzü
Semahat: Cömertlik, el açıklığı
Semanur: Nurlu gökyüzü.
Semen: Semizlik / yasemin çiçeği / sperma
Semiha: Cömert gönüllü, eli bol
Semina: Hz. Adem’in 2. kızının adı. Hurma ağacını ilk diken kız
Semira: Gökteki yıldızların parlaklığı
Semiramis: 1. Mitolojide güvercinlerin hayatını kurtardığı kız çocuğunun adı. 2. Doğu mitolojisinde adı geçen, dünyanın yedi harikasından biri olan Babil’in Asma Bahçelerini kurduran Asur kraliçesi.
Semra: Esmer
Sena: Övgü / şimşek pırıltısı
Senahan: Öven, övücü
Senar: Seven, aşık, yar
Senay: Ay gibisin sen anlamında
Senbul: Sen ara ve bul
Sene: Yıl
Senem / Sanem: Put, anıt / Güzel kadın
Sengül: Hep gül hep gülen ol, sen gülsün, gül gibi güzelsin
Seniha: Süs; inciler
Sennur: Güzel ve aydınlık
Sera: Saray / toprak
Seran: Işıklı, parlak
Serap: Güzel kadın / çöldeki göz yanılması
Seray: En güzel ay; baştacı edilen
Serenay: Uzun boylu güzel manasındadır. Seren ve ay kelimelerinden birleşik isim. Seren, Yelkenli gemilerde direkler üzerinde yelken açmak ve işaret kaldırmak için kullanılan yatay olarak bağlanmış, uçları ince gönderdir. Ay, Dünya’nın tek doğal uydusu olan gök cismi Ay, yılın on iki bölümünden her biri Ay, Antik Mısır firavunu
Sergin: Serilmiş olan, yatan, raf, yorgun gibi manaları vardır.
Seriye: Hz. Peygamber’ in bulunmadığı küçük askeri birliklere verilen addır.
Sermin: Güzel / Kibar
Serpil: Geliş, güzelleş manasında bir emir kipi
Serpin: Sert yelle savrulan yağmur, dolu
Serra: Bolluk,bereket, genişlik, kolaylık
Sertap: İnatçı
Serva: Masal, söz
Servi: Kış yaz yaprağını dökmeyen, ince uzun bir ağaç / Selbi, Selvi; uzun boylu ve güzel kadın
Sesil: Sapsız, direkt gövdesinden bir yere bağlı olan
Setenay: Çerkez dilinde bir anlamı ’’gözümün nuru’’ dur. Bir diğer anlamı da ’’yaban dağ gülü’’ dür
Seval: Beğenilen, dayanılmaz
Sevcan: Sevilen can, güzel can
Sevda: Aşk, sevgi
Sevde: Siyah, esmer, esmer güzeli
Sevdeğer: Sev, o senin sevgine değer
Sevdem: Sevginin son hali
Sevdenur: Siyah, kara, büyüklük sahibi, ışık
Sevdiye: Sevesin diye
Sevecan: Can, seni seven can
Seven: Sevmiş olan, sevdaya tutulmuş, sevgi duyan
Sevenay: Çok seven
Sevencan: Sevdaya tutulmuş olan can
Sevengül: Sevdaya tutulmuş olan gül
Sevengün: Sevdaya tutulmuş olan Güneş
Sevgen: Sevgi dolu, sevecen, sevmeye yatkın
Sevgi: Aşk, sevme duygusu
Sevgim: Benim olan sevgi, aşkım
Sevgin: Seven, sevgiye düşkün
Sevgül: Sevginin gülüsün
Sevgün: Sevilen günsün
Sevi: Aşırı sevgi ve bağlılık duygusu
Sevil: Sevilen bir kişi ol
Sevilay: Ay gibi her zaman sevil
Sevim: Sevimli, sempatik
Sevindal: Dal gibi olduğun için sevinesin
Sevingül: Sevinmek ve gülmekten buyruk hem sevin hem gül
Sevkal: Sev ve kal, sev ve sevdiğin yerde kal
Sevra: Güzel görünüşlü
Sevsay: Sev ve say
Sevsen: Keşke sevmiş olsan
Sevsevil: Sev ve sevil, hem sev hem de sevil
Sevtap: Aşırı, tapacak kadar sevgi duyan
Seyhan: Irmaklar
Seyna: Ağaç adı
Seyra: Güzel tesadüf, karşılaşma
Seyyal: Akışkan, sıvı, yerinde duramayan
Sezan: Sezgili / Sez ve An kelimelerinin birleşimi ile oluşur
Sezay: Sez ve Ay / Güzeli sez tanı manasında
Sezek: Sezebilen, sezen, duyumsayan
Sezgen: Sezen, sezgisi olan, sezme yeteneği olan
Sezgi: Aklın yardımı olmadan, gerçeğin doğrudan doğruya
Sezginay: Sezme yeteneği olan Ay
Sezil: Sezilen, hissedilen kişi
Sezin: Sezinleme işi, sezme
Seziş: Sezme yolu, sezme biçimi, sezme
Sezmen: Sezen kimse
Sıcak: Sıcakkanlı, cana yakın
Sıdıka: Çok içten ve doğru kimse
Sılay: Ay özlemi
Sırma: Altın yaldızlı, ya da yaldızsızince gümüş tel
Sibel: Bulutla yer arasında yere düşmeyen yağmur damlası / Buğday başağı / Eski Türklerde bir tanrıça ismi
Sidal: Ağaç dalının gölgesi.
Sidelya: Cennet bahçesindeki bir çiçek ismi.
Sidre: 1. Cennetteki son ağaç. 2. İnsanoğlunun bilim ve sanatta ulaşabileceği son nokta. 3. Arabistan kirazı 4. Ağaca teşbih edilen, yedinci kat gökte bir makam ismi.
Sıla: 1. Kavuşma hasreti, bir süre ayrı kaldığı bir yere veya yakınlarına kavuşma. 2. Gurbetteki bir kimse için doğup büyüdüğü ve özlediği yer
Sim: Parlak ve beyaz
Sima: Yüz, çehre, beniz / Kişi, kimse, insan
Simay: Gümüş ay / Yüzü güneş gibi aydınlık, parlak
Simge: Alamet, sembol, birşeyi anlatan im, imge
Simin: Gümüş gibi parlayan ışıltı
Simla: Gökteki parlak yıldız / Karlarla kaplı / Hindistan’ ın kuzeyindeki bir şehir ismi
Simre: Yıldız yansıması
Sine: Yürek, kalp, gönül
Sinem: Benim tenim, benim vücudum, göğsüm
Sinemis: Gözümde anlamına gelir
Siva: Başka, ayrı, özge…
Solmaz: Güzelliğini, tazeliğini uzun süre koruyan
Songül: Son açan gül
Songün: Günlerin sonuncusu
Sonnur: Son ışık
Sönmezay: Sürekli olarak ışık saçan Ay
Sude: Sürmüş, sürülmüş, ezilmiş
Sude Naz: Sürmeli, nazlı olan
Sudem: Sude isminin aitlik eki almış halidir.
Suden: Başıboş, sorumsuz anlamındadır. Peygamber efendimizin Cennetteki en çok sevdiği ağaç olarak bilinmektedir. Fakat Suden kesinlikle Hz. Peygamberimiz’in Cennetteki en sevdiği ağaç değil! Kuran’da her geçen kelimenin isim olarak konulmaması gerektiğinin en iyi örneklerden biri Suden kelimesidir. Evet, Suden Kuran’da geçiyor, ama ‘başıboş, sorumsuz’ gibi kötü bir anlam taşıyor. Bu yüzden Suden önerilmeyen bir isimdir.
Sudenaz: Nazlı ve sürmeli.
Sudenur: Sürmüş sürülmüş nurlu
Sueda: Temiz olan, Allah’ ın rızasına eren mutlu, kutlu insanlardır.
Sukeyna: Sessiz, sakin ve ağır başlı onurlu kadın manasındadır. Hz. Hüseyin’in kızının ismidir.
Sultan: Hükümdar eşi, güç
Sumeyye: İslam’ın ilk şehidi. Ammar b. Yasir’in annesi ve ilk müslüman olan hanım sahabelerdendir.
Sumru: Yüksek yer, tepe, üst
Suna: Boylu poslu endamlı / Erkek ördek
Sunam: Benim sülünüm, benim yaban ördeğim, benim sunam
Sunay: Ay’ı sun getir anlamındadır. Ay ışığı sun
Sunu: Armağan, birine sunulan şey, geline verilen armağan
Sura: İsrafil adlı meleğin kıyamette ve yeniden dirilmede üfleyeceği borunun ismidir. / Bir tür ipekli kumaş / Bahadırlık, kahramanlık
Surya: İlahı ışık / Sansikritçe Surya güneş demektir.
Suzan: Yakan, yakıcı, coşkulu, ateşli
Süeda: Edalı,kutlu, uğurlu
Sühendan: Güzel söz söyleyen
Süheyla: Güney yönünde görülen parlak yıldızlar / Yumuşak iyi huylu kadın
Sümeray: Sümerlerin ayı
Sümeyra: Çağla meyvesi / Kıvrılmış yaprak
Sümeyye: İlk Müslüman olan sahabelerden bir kadınının ismidir. İslam’ın ilk şehididir.
Sündüz:Altın veya gümüş tellerle işlenmiş parıltılı nakışlı bir tür ipek kumaş adıdır.
Süsen: Çiçekleri iri, güzel görünüşlü ve kokulu süs bitkisi
Süveyda: Kalbin ortasında var kabul edilen siyah nokta. Aşkın doğduğu yerdir.