Zencefil Nedir?
Öncelikle biraz zencefili tanıyalım. Zencefil; familya olarak zencefilgiller familyasına aittir. Yaklaşık 150-200 cm boyunda olup çok yıllık bir bitkidir. Günümüzde Hindistan ve Malezya ile diğer bazı tropikal bölgelerde yetiştirilmektedir. Gövdesi boruyu andırmaktadır. Kökleri yumru gibi birbirine bağlı, yassı, boynuz gibiolup bu köklerle toprağın altında yayılır.

Faydaları Nelerdir?
Zencefilin içerisinde bulunan bileşenler kilo vermeyi sağlar, yağ profilini iyileştirir, glikoz ve insülin düzeylerini azaltır. Zencefil tüketimi dinlenme esnasındaki enerji üretiminiz artırır ve iştahınız azaltır. Yüksek antioksidan özellikler taşır ve vücuttaki hidroksil radikallerin yok edilmesini sağlar. Böylelikle vücudumuzda gereksiz toksin birikimin önüne geçilmiş olur. Zencefil kan şekerini, kandaki yağ miktarını ve kolesterolü düşürür. Midenin harekete geçmesini hızlandırır ve böylece toksinlerin daha hızlı şekilde vücuttan atılmasını sağlar, bu da kilo kaybı için önemli bir faktördür.

Sağlıklı kilo vermede Zencefil Etkisi
Kilo verme konusunda bazı önemli başlıklara dikkat edildiğinde bazı rakamlardan oluşan diyetlere uymak zorunda kalmadan kolayca kilo verebilirsiniz. Belki daha uzun sürede olacaktır ama sağlıklı bir şekilde olacağı kesindir. Bu yöntemlerden biri de zencefil ile zayıflamak seçeneğidir.

Sabah bağırsak hareketliliğini artırmak için suyunuza bir miktar taze zencefil eklemek iyi bir fikir olacaktır. Yarım çay kaşığı ince doğranmış zencefili sabah kahvaltınızda bulunan omletinize katın. Ezilmiş zencefili çayınıza katın ve öğle yemeğindenb15 dakika önce tüketin. Rendelenmiş zencefilin 1 yemek kaşığı kadarını tavuk yemeklerinizde kullanabilirsiniz. Gün içinde tüketeceğiniz keklere ve tatlılara ekleyebilirsiniz. Zencefilin ufak bir parçasını ağzınızda çiğneyebilirsiniz

Fazla Tüketilmesi Durumunda Zencefilin Yan Etkileri

• Mide yanması
  • Ağızda rahatsızlık
  • Gastrit
  • Midenin kalkması
  • Cilt problemleri

Zencefile Ek Olarak Bunları Yapın
Zencefil ile kilo vermek tek başına mümkün değildir. Günde sekiz bardak su içmeye gayret edin ve hazmı zorlaştırdığı için yemekten sonra hemen su içmeyin.

Mümkün olduğunca paketlenmiş hazır gıdalardan uzak durmak gerekir. Besinleri doğada olduğu şekliyle tüketmek her zaman en faydalı yöntemdir.

Önemli olan Omega 3 ağırlıklı sağlıklı yağlar tüketmektir. Balık, badem, ceviz, kabak çekirdeği, antepfıstığı avokado, chia tohumu gibi Omega 3 sağlayan sağlıklı besinleri tercih edin.

Güne iyi bir kahvaltı ile başlamak abur cubur isteğini azaltacaktır. Özellikle tok tutan, protein ağırlıklı kahvaltılar yapmak günün daha sağlıklı devam etmesine yardımcı olabilir.

Şüphesiz hepsinin kendine göre bazı faydaları vardır. Ama her insanın bünyesi farklıdır insanlar kendi bünyelerine göre diyet seçimini Doktor kontrolünde yapmalıdır.

Sağlıklı diyetin özellikleri neler olmalıdır?
• Sağlıklı diyet Öncelikle yaşınıza kilonuza cinsiyetinize uygun seçilmelidir.
• Her Sağlıklı diyet sizleri temel besin maddelerinden tamamen Mahrum etmemelidir.
• Her Sağlıklı diyet sizlere son derece organik beslenme programları sunmalıdır.
• Sağlıklı diyet azar azar kilo vermenizi sağlamalı ve verdiğiniz kiloları bir daha geri almamanıza yardımcı olmalı
• Her Sağlıklı diyet sizleri beyaz ekmek tuz ve şekerden uzak tutmalı lifli besinleri tüketmeye sevk etmeli mevsimlik taze sebze ve meyve ile birlikte yine lifli gıdalar ve baklagiller önerebilmeli

• Her sağlıklı diyet günlük rutininizi yaşarken sizleri zorlamamalı mümkünse sizi sürekli aç bırakmamalı.
• Her sağlıklı diyet, program sonunda sağlığınızı kazanmanıza yardımcı olmalı…

Yukarıda saydığımız bu özellikler bize göre sağlıklı bir diyetin özellikleridir. Bütün diyetler özenle hazırlanır ve insanların kullanımına sunulur. Fakat her insan doktor yardımı alarak hangi diyetin kendisine uygun olduğunu ortaya çıkarmalıdır. Hepsinde ortak nokta sağlığınızı yeniden kazanmanıza yönelik programlar olmasıdır. Kulaktan dolma bilgilerle ne olduğu belli olmayan diyetleri hayata geçirmeye kalkışırsanız hayatınızdan olabilirsiniz. Bu nedenle diyet konusuna özel bir dikkat gerekiyor. Ne yemeksiz kalmak sağlıklıdır ne de abur cubur yemek sağlıklıdır. En sağlıklı olan davranış kararında yemek, kararında düzenli uyku çekmek, organik beslenmek zararlı yiyecek ve içeceklerden uzak durmaktır.

• Kilo vermek için yapılan diyetler
• Formu korumak için yapılan diyetler
• Kilo almak için yapılan diyetler
Dünyada en çok kullanılan diyet türü kilo vermek için yapılan diyetlerdir ve bu diyetler haftalık aylık veya ömür boyu süren diyet programları olabilir. Örneğin son zamanlarda kilo vermek ve formu korumak için yapılan uzun süreli diyetler mevcuttur. Bu diyetler arasında taş devri diyeti, Canan Karatay diyeti, Fransız Dukan diyeti gibi diyetler sayılabilir.

Kimler diyet yapmalıdır?
Aşırı Kilolu olanlar ve aşırı kilolarından rahatsız olanlar kararlı bir şekilde kilo vermeye niyetlendikleri zaman bir Uzman doktora görünerek diyet programına başlayabilirler. Aşırı kiloların insan sağlığını tehdit ettiğini ve orta yaşlarda kalp yetmezliği yüksek tansiyon şeker hastalığı gibi ömür boyu tedavi gerektiren ve Ömür boyu ilaç almayı gerektiren kronik hastalıklara yakalanma riskini ortadan kaldırmak için doktor kontrolünde diyet yapmak son derece önemlidir. Diyet yapacak kişi öncelikle buna niyetlenmeli ve son derece kararlı azimli olmalıdır. Programın ortasında vazgeçmesi, “ben yapamam!” demesi bir sonraki programlarda da başarısız olması demektir. O nedenle kişi öncelikle programını seçmeden önce kan tahlillerini yaptırmalı, hormon dengelerini kontrol ettirmeli ve vücuda en iyi gelen diyet programını kullanmalıdır. Birkaç kilo verdikten sonra programı bırakmamalı ve devam etmelidir. Aksi taktirde yine moral bozukluğu yaşayacak ve verdiği birkaç kiloyu da hızla alarak bir daha zayıflamaya yanaşmayabilecektir.

Şok diyet olarak da bilinen hızlı kilo verme diyeti kilo vermek için kısa zamanı olanlar tarafından tercih edilir. Bu diyet programlarını uzun vadeli uygulamamalısınız. İdeal kilonuzda olmanın kalıcı olmasını istiyorsanız yanlış ve fazla kilo problemine yol açan beslenme alışkanlıklarını doğru besinler ile değiştirmelisiniz. Ayrıca zararlı olduğu bilinen besinleri de mutfağınızdan çıkarmalısınız.

Hızlı kilo vermek için ilk yapmanız gereken vücudumuza besin değeri itibari ile bir faydası olmayan boş kalori içeren besinleri hayatımızdan çıkarmaktır. Bu besinlerin başında ise şeker gelmektedir. Çay ve kahveyi şekersiz ve tatlandırıcı olmaksızın tüketmek, çok zor oluyorsa aşamalı olarak azaltarak bu içecekler ile şeker tüketimini sıfıra indirmek gerekmektedir. Şeker denildiğinde akla yalnızca toz şeker de gelmemelidir. Birçok asitli içeceğin içeriğinde yüksek miktarda şeker bulunmaktadır. Şeker özellikle bel bölgesinde oluşan fazlalıkların en önemli nedenlerindendir. Ayrıca vücuda zararları birçok akademik çalışma sonucunda belgelenmiştir. Bu yüzden şeker tüketimini minimuma indirmek, eğer tatlı tüketilmek isteniyorsa bu ihtiyacı meyveler ile karşılamak gerekmektedir.

Basit karbonhidratlar da kilo vermek için hayatımızdan çıkarmamız gereken besinler arasındadır. Basit karbonhidrat denilince akla ilk gelen beyaz ekmektir. Basit karbonhidratların hem besin değeri düşüktür, hem kalorisi fazladır, hem de hızlıca acıkmamıza sebep olurlar. Tam buğday ekmeği gibi kompleks karbonhidratların besin değeri daha fazladır, kan şekerini yavaş yükselterek uzun süren tokluk hissi verirler. Bu yüzden beslenme alışkanlıklarımızı değiştirmemiz ve basit karbonhidratlar yerine daha uzun süre tokluk hissi veren kompleks karbonhidrat içeren tam buğday ekmeği, tam buğday makarnası gibi besinleri tercih etmemiz gerekmektedir.

Ekmek bizi çok çabuk doyurur. Bunun nedenini hiç düşünmüyor olabiliriz. Çabuk doyuran besinler, Glisemik indeksi yüksek olan besinlerdir.

Glisemik indeksi yüksek olan besinler pankreas organını yorar ve çok fazla insülin salgılamasına neden olur. Zamanla insülin ne kadar çok salgılansa da bir etki göstermemeye başlar. Şeker hastalığının sinyalleri verilmiştir. Pankreas organımız sürekli çalıştığı için ve sürekli insülin salgılamak için uyarıldığından bir müddet sonra yorulmaya başlar. İflasın eşiğine gelir ve artık çalışmaz. Bu süreç bir iki ayda ya da 5-10 yılda olacak bir oluşum değildir. Bunun acısı 50 yaşından sonra görülmeye başlanır.

Sadece Ekmek mi?
GI glisemik indeksi yüksek olan tüm besinlerin alınmaması en iyi yoldur. Karaciğeri ve pankreası dinlendirmek gerekir. Ramazan orucunda tüm gün hiçbir şey yemeden ve içmeden durduğumuzda vücudumuzda fazla yağları yakmaya başlayan çok özel bir hormon daha devreye girer. Pankreas dinlenirken, Leptin hormonu devreye girer ve yağ olarak depolanmaya hazırlanan enerjiyi harcar. Böylece 30 gün tutulan orucun faydaları en çok sağlık açısından görülür. Uzak doğu ülkelerinde Zen ustaları kendilerini 2 gün aç bırakmaya alıştırmışlardır. Bir ekol böyle davranmaktadır. Tasavvufu bilenler, Visal orucunu da duymuşlardır. Visal orucu iftar yapılmadan diğer günü de oruçlu geçirmeye dayalı bir oruçtur. Genel olarak İftar bir kase çorba ile açılır.

Diyet programlarına başlamadan önce bir restoran da menü seçer gibi diyet programı seçemezsiniz. Bir diyet bir insana kilo verdirir diyen başka bir insana hiç bir kilo verdirmeyebilir. Bu durum psikolojik travmalara özgüven kayıplarına neden olabilir. Durumu daha da kötüleştirebilir. Bazı insanların insülin direnci son derece yüksektir ve bu insanlar her ne yaparlarsa yapsınlar kilo vermekte zorluk çekerler. Başka bir ifadeyle bu insanlar başka insanların uyguladıkları egzersizleri ve programları uyguladıkları halde diğer insanlara göre çok az kilo verirler. 20 kilo vermek için gösterdikleri Azimli çaba sonucunda Bir de bakarsınız ki 2 kilo vermiştir İşte bu olumsuzlukların nedeni büyük ihtimalle İnsülin direnci leptin hormonu direnci olabilir.

İnsülin direnci nasıl anlaşılır
Bütün çabalarınıza rağmen ve en zor diyet programlarını uygulamanıza rağmen hiç kilo veremiyorsanız sizde İnsülin direnci var demektir. Fakat bunu kesinleştirmenin yolu tam teşekküllü bir hastanede Uzman doktora görünmek ve gerekli tetkikleri yaptırmaktır. uzman doktorunuz size insülin direncini kırmak için gerekli ilaçları verecektir İnsülin direncinin kırıldıktan sonra çok rahat bir şekilde kilo verebilirsiniz. Moral seviyeniz artar, kendinizle barışık olmaya başlarsınız. Sağlığınızda ciddi düzelmeler olur. Belki de daha önce aldığınız ilaçları bile doktor kontrolünde almayabilirsiniz. Bu kararı doktor verecektir. Ama hayatınızda çok olumlu gelişmelerin olacağı kesindir.

Açlık yaşamadan yalnızca protein ağırlıklı besinlerin tüketilmesi aslında kolay diyet yöntemlerindendir. Hatta çok fazlalıklarınız yok ise herhangi bir spor yapmadan da protein diyeti ile sağlıklı bir şekilde kilo vermeniz mümkündür. Protein diyetinde tüketilmesi gerekenler şeklinde yapılan araştırmada;

• Et
• Süt
• Balık
• Tavuk
• Peynir (lor)
• Yumurta şeklinde devam etmektedir. Tüketilen bu gıdanın yapılış şeklinde ve yanında alınan ürünlerinden önemi büyüktür.

Bunlara örnek olarak yağ tüketimine de dikkat etmek gerekir. En çok dikkat edilmesi gereken protein diyetinde karbonhidratın hiç olmamasıdır.

Protein Diyeti Nasıl Yapılır?

Yalnızca protein ağırlıklı olan diyette ekstra bir gıda alınmadığından kalori hesabı yapmaya gerek yoktur. Bu açıdan aç kalmadan yapılan protein diyeti sürekli tüketimde olmasına rağmen kilo verdirmektedir. Çünkü proteinli gıdalar metabolizmanın da hızlanmasına yol açacaktır. Böylece protein olarak aldığınız tüm besinler kısa sürece sindirimi sağlanacaktır.

Protein diyetinde tüketilen tavuk, et ve balık gıdalarının yanında günlük su tüketimine de dikkat edilmelidir. Su tüketimi vücudun su kaybının olmaması için gereklidir. Bu gıdalar aynı zamanda yağda kızarmış ya da yemek içinde de olmamalıdır. Buharda haşlama ya da ızgarada kızartma şeklinde olması gereken etler çeşitli baharatlar ile lezzetlendirilmelidir.

Günlük tüketimde dikkat edilmesi gereken durumlardan biri de şekerden uzak durmaktır. Hem karbonhidrat oranı hem de yağ oranı yüksek olan şekerli ürünlerden 3 gün boyunca uzak durarak vücudun dinlenmesine de yardımcı olacaksınız. Aynı zamanda kısa süreli olan protein diyeti sırasında pilav, karpuz, kızartma, makarna, çilek gibi yüksek şeker oranlı gıdalarda tüketilmemelidir.

Yanlış Diyet Zararlıdır
Uzmanlar yanlış uygulanan diyetlerin halsizliğe, unutkanlığa, saç dökülmelerine neden olabileceğini vurguluyorlar. Bu noktada doğru diyet programı seçmek çok önemlidir. Doktor diyet programı seçilirken
• Kişinin cinsiyeti
• Kişinin yağ ya da kas oranı
• Hormonlar

• Yaş
• Sindirim sistemi
• İnsülin direnci
• Leptin direnci
• Ödem araştırması
• Diğer rahatsızlıklar

Gibi kavramlar göz önüne alınarak doğru diyet programı seçilmektedir. Bu noktada uzun süre boyunca uygulanabilirliği mümkün olan azar azar kilo verdiren Sağlıklı diyet programları uygulamak en iyisidir. Bir haftada 5 kilo vermek vücut dengesini sarsacaktır. Bir haftada 5 kilo vermek ve diyet sonrası yeniden kilo almaktansa, uzun vadede ayda 1-2 vererek kararlı bir şekilde ilerlemek vücut sağlığını tehlikeye atmadan sizi sağlıklı yaşama taşır.

Aynı zamanda düzenli ve sağlıklı beslenmek açısından da önemi olan bu durum yaşam biçimi şeklinde değerlendirildiği zaman sürekli etkili olmaktadır. Çünkü metabolizma yalnızca bir güne bağlı olarak hızlandırılmamalıdır. Aksi durumlar bağırsak bozukluklarına ve sindirim sisteminin değişimine yol açmaktadır.

Metabolizmayı Hızlandıracak Yöntemler

1. Kahvaltı öğünü mutlaka yapılmalı ve günlük alınması gereken besinlerin % 50 si kahvaltıdan alınmalıdır. Geriye kalan kısım diğer öğünlerde tamamlanmalıdır.
2. Gün içerisinde tükettiğiniz gıdalar arasında mutlaka protein bulundurmalısınız. Sabah yumurta, öğlen et, akşam balık ya da tavuk şeklinde devam edebilir. Et yemede sorun yaşayan kişiler protein oranı yüksek bakliyat tüketimini yapabilir.
3. İlk öğün olan kahvaltıda mutlaka yumurta olmalıdır. Bu durum hem metabolizmanın hızlanmasına hem de vücudun çalışmasına yardımcı olacaktır.
4. Süt ve süt ürünlerinden gün içerisinde mutlaka alınmalıdır. Çünkü bu ürünlerde alınan kalsiyumda metabolizmanın hızlanmasını sağlayacaktır.



5. Günde en az 3 litre su tüketimine özen gösterilmelidir. Eğer soğuk su içmede sorun yaşanmıyor ise soğuk su metabolizma için etkilidir. Çünkü suyun sindirimi için ısınması gerekir. Bu nedenle metabolizma daha hızlı çalışır.
6. Vücut kitle endeksinde bulunan kas kitle oranına baktırarak vücudun yağdan eksilmesini sağlamak için protein tüketimini arttırmak
7. C vitaminde bulunan metabolizma hızlandırıcı oranından dolayı günlük; kivi, yeşil yapraklı sebzeler, turunçgiller şeklinde tüketimde bulunulmalıdır. Hatta sabah limonlu suyun etkisini hemen belli olacaktır.
8. Acı tüketmek vücut için arındırıcı detoks şeklinde bilinir. Bu anlamda acı tüketimi metabolizmanın en iyi şekilde hızlanmasını sağlamaktadır.
9. Sürekli arındırıcı detoks yapmak yerine günde bir fincan yeşil çay tüketmek metabolizma için yeterli olacaktır.
10. Sağlık açısından da önetilen Türk kahvesi metabolizmanın hızlanmasına yardımcıdır. Türk kahvesini içemeyen kişiler sütlü kahve ile bu durumu dengeleyebilmektedir.

Diyet ve Kan Şekeri
Kan şekerinin aşırı derece düşmesi titreme ve baş dönmesi yapar yükselmesi ise yine baş dönmesi baş ağrısı, halsizlik, bulanık görme, boğaz kuruluğu gibi tipik gizli şeker veya şeker hastalığı belirtileri gösterir ve bu nedenle diyet yapan insanlar kan şekerinin normal düzeyde tutmaya çalışmalıdırlar.

GI Glisemik İndeks
O halde kan şekerini çarçabuk yükselten besinler tüketmemek en akıllıca davranış olacaktır. Kan şekeri üzerinde önemli etkileri olan glukoz şeker nişastalı gıdalar kompleks karbonhidrat ürünler kan şekerini çok çabuk yükseltirler. Kan şekerinin yükselmesi kanda yağlanmanın artması, Dolayısıyla Trigliserit oranının yükselmesi kötü kolesterol oranının artması ve iyi kolesterol oranının düşmesi manasına gelir. Bu bakımdan Diyet yaparken glisemik indeksi yüksek olan Karbonhidratları ya da kompleks Karbonhidratları nişastalı besinleri tüketmemeye gayret göstermeliyiz. Bunların yerine glisemik indeks oranı düşük olan besinler tüketmeliyiz. Sebzeler, meyveler, kırmızı et, balık eti, tavuk eti (derisini asla tüketmeyin) tahıllar, yoğurt glisemik indeksi düşük olan besinlerdir.
Elma sıkmak yerine elmanın doğasını bozmadan tüketmek yararlıdır. Diğer mevsimlik meyveler için de bu söz konusudur.

Kandaki Şekerin Baş Rol Oyuncusu Karbonhidrat Şekerleri
Kilo vermek isteyenlerin başvurdukları yollardan biri olan diyet yapmak bir hazırlık aşaması gerektirir. Kan tahlilleri yapılmalı ve tansiyon şeker kalp yetmezliği gibi kronik hastalıkların olup olmadığı araştırılır. Kan şekeri, insülin direnci Leptin hormonu direnci var mı yok mu araştırılır ve ondan sonra en uygun diyete başlanır. Kan şekeri yüksek olan insanlar gizli şeker hastası ya da Diyabet tip II adı verilen hastalığa yakalanmış olabilirler. Bu durumda uygulanacak diyet programı farklı olacaktır. Karbonhidrat şekerleri tamamen kesilebilir.