Nasıl Hamile Kalınır?
Hamile kalmak her evli bayanın hayallerini süsler. Her bayan kendi etinden ve kanından bir varlığı hayata miras bırakma içgüdüsüyle programlıdır. Yeryüzünde hayatın idamesi kadının doğurganlığına bağlıdır. Ortalama 100 yıl olan insan ömrü; kadının doğurganlığı kesildiğinde yeryüzündeki tüm insan ırkının yok olacağını gösteren bir veridir.
Temel bir içgüdü olarak belirli bir yaş ve bünye olgunluğuna erişen her kadın hamile kalmak ve doğurmak ister. Pekiyi durum böyle iken bir kadın temel içgüdüsünün direktiflerini yerine getirmek için ne yapmalıdır? Şimdi bir kadının nasıl hamile kalabileceğini, bir kadının hamile kalması için neler yapması gerektiğini anlatalım:
• Hamile kalmanın yolu düzenli olarak sağlıklı cinsel birliktelikten geçer. Düzenli bir “adet” periyoduna sahip sağlıklı bir kadın yeterli sayıda ve olgun ölçülerde (en az 2 mm çap) yumurtalara sahip olmalıdır.
• Erkek sağlıklı yapıda ve istenen sayıda sperm hücrelerine sahip olmalıdır. Bu iki şart sağlandıktan sonra kadının hamile kalmasının önünde hiçbir engel kalmaz. Haftada 2-3 kez yapılacak cinsel birleşme ile hamile kalınabilir. Hamile kalmak isteyen kadın adet gördüğü ilk günden başlayarak 10 gün saymalıdır. Sayılan bu 10 günlük zaman zarfında kanamadan kurtulacak olan kadın hamile kalmaya elverişli olduğu 6 günlük bir döneme girer. On altıncı güne kadar mümkünse her gün cinsel birleşme sağlanmalıdır. 6 günlük dönem dışında yapılan cinsel birleşmelerin hamilelik için bir etkisi yoktur.
Hamile kalmak isteyen bir bayan bu 6 günlük dönemde cinsel birliktelik yaşamaz ise hamilelik sonraki aya devreder. Söz konusu 6 günlük sürede aylar boyunca düzenli olarak cinsel ilişki gerçekleştirdiği halde hamile kalamayan bayanların mutlaka eşleri ile birlikte bir Jinekologa başvurmaları gerekir. S
ağlıklı sperm sayısı sperm kalitesi ölçülmeli, bayanların yumurtalıkları ultrason cihazı ile incelenmeli ve çeşitli kan tahlilleri yapılmalıdır.
Aylar boyunca belirtilen 6 günlük süre zarfında her gün cinsel birleşme gerçekleştiren kadınlarda hamilelik durumunun oluşmaması bazı sağlık problemlerinin olduğuna işarettir.
Zamanımızda son derece gelişen bilim ve teknoloji sayesinde artık sağlık sorunları çözülmez problemler olmaktan çıkmıştır.